Ekoloji Haberciliği
NUR BANU KOCAASLAN, SEÇİL TÜRKKAN
Neden çevre gazeteciliği değil ya da neden ekoloji gazeteciliği?
Aslında bu retorik bir soru, yanıtında da pek öyle çetrefil yok.
Anlatalım: Çünkü çevre gazeteciliği merkezinde sadece insanı tutuyor, nedenlere dair soru sormaktan uzak duruyor. Haber merkezlerinin “yumuşak” haber statüsünde bırakılıyor. Ekoloji gazeteciliği ise, insan ve ekosistemin tümünü bir arada değerlendirmeye davet ediyor. Bu yüzden çevre ve ekoloji gazeteciliği birbirinden temelinde ayrılıyor. “Neden?” sorusunu sormaya devam etmek, bizi gerçek yanıtları bulmaya götürüyor. Neden sorusu yeterince sorulursa eğer, biz gazetecilere ihtiyaç bile kalmayabilir. Ama konumuz bu değil.
Bir göl için “Balıklar susuz kaldı” başlıklı haberi yazmak, ama balıkların neden susuz kaldığını anlatmamak ya da göldeki toplu balık ölümlerinin haberini ölmüş balıklar fotoğrafını göstererek duyurmak ancak ölümlerin nedenine dair herhangi bir fikir sunmamak çevre ve ekoloji gazeteciliğinin ayrıldığı yerleri anlamaya yarayabilir örnekler.
Türkiye’de “büyüme” uğruna kırda orman, tarım arazileri ve meraların, kentte de kamuya açık park ve benzeri sahaların tahrip edilmesi, bunlara karşı köyler ve şehirlerde büyüyerek Gezi’de kitlesel boyutlara ulaşan muhalefet, Türkiye’nin ekoloji gazeteciliğine neden ihtiyaç duyduğunu ortaya serdi. Bir yapımı ya da yıkımı anlatabilmek, sebeplerini de anlamayı gerektiriyor.
Geçmiş yıllarda gündemimizde yer kaplamayan ama gün geçtikçe etkilerini artarak hissedeceğimiz küresel iklim krizi ile birlikte, neden sorusuna bugün daha çok ihtiyacımız var. Önemli olan yaşadığımız yerde gözlemlediklerimizi küresel olanla da birleştirebilmek ve böylece bağlantıları ortaya çıkarmak ya da gözükmeyen bağlantıları göstermek: Neden kuraklık var? Hava neden kirli? Bu bina neden buraya dikildi? Neden çevre değil de, ekoloji gazeteciliği?
Ekoloji gazeteciliği bir anlamda olup bitene adıyla seslenmek demek. Şapkadan tavşan çıkarmayacağız ama tavşanın yaşam alanından nasıl kovulduğunu anlatmaya dair konuşacağız.
Bu durumda “neden?” diye sormaya neden ihtiyacımız var sizce? Daha çok soru sorabilmek için.
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
6
803
0
0
KURSA AİT KONULAR