Türcülük Karşıtı Habercilik
BARIŞ GÜN, ÇİÇEK TAHAOĞLU
Hayvan hakları odaklı habercilik nedir?
Hayvanlar medyadaki en dezavantajlı gruplardan birini oluşturuyor. Hayvanların medyada yer alma biçimleri tamamen insanların onlara atfettiği anlam, duygu, görev, önyargı ya da suçlamalarla belirleniyor. Hayvanlara yönelik sömürü ve şiddet ise çoğu zaman haber metinlerinde gündelik pratiklerin bir parçası olarak yer alıyor, satır aralarında kayboluyor.
Hem geleneksel medyada hem de sosyal medyada yayılan haberler, toplumda hayvanlarla ilgili bakış ve davranış biçimlerinin şekillenmesinde önemli bir rol oynuyor. Hayvanların maruz kaldığı sistematik sömürü ve şiddet, etkisi giderek artan küresel iklim krizi ve insanla hayvan topluluklarını etkileyen daha birçok olay göz önüne alındığında, gazetecilere hayvanların medyada nasıl temsil edildiği konusunda ciddi sorumluluklar düşüyor.
Özellikle dezavantajlı gruplar, toplumsal çatışmalar ve sistematik ihlallerin söz konusu olduğu alanlarda hak odaklı habercilik yaklaşımı gazeteciliğin “olmazsa olmaz”larından biri. Hayvan hakları odaklı habercilik de “hak odaklı habercilik” yaklaşımının bir parçası.
Hayvan hakları odaklı habercilik, hayvanlara yönelik geleneksel habercilik anlayışını sorguluyor; hayvanları insan çıkarına hizmet eden araçlar olarak değil, yaşayan, hisseden, duyguları olan canlılar olarak ele alan bir habercilik anlayışına işaret ediyor. Hayvanları doğrudan ilgilendiren olaylarda hayvanların haklarının korunmasını hedefliyor. Bunu yaparken, hayvanların dolaylı olarak etkilendiği ancak görünmez olduğu haberlerde de hayvanlara yönelik ihlalleri duyuran bir yaklaşım benimsiyor. Türcülük karşıtı haberciliğin temelinde de bu bakış açısı yatıyor.
Bu rehberin oluşturulmasında büyük katkıları olan, hayvan özgürlüğü aktivisti Burak Özgüner’in anısına.
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
6
794
0
0
KURSA AİT KONULAR
Bilim Haberciliği
ÇAĞRI MERT BAKIRCI
Türkiye’de en çok maddi hataya rastlanan haberlerin başında bilim haberleri geliyor. Ülkedeki hiçbir haber kuruluşunda bilim odaklı haberleri süzgeçten geçirilebilecek kadar konulara hâkim ve donanımlı editörler çalıştırılmıyor. Dahası, editörlere bahsi geçen haberle ilgili bağlamı araştıracak, doğrulama yapacak zaman tanınmıyor. Bunun sonucunda bilim haberleri yüzeysel, özensiz, bağlamından kopuk, en iyi ihtimalle yanlış, en kötü ihtimalle ise daha fazla tıklanması için bilinçli olarak çarpıtılmış bir şekilde dolaşıma giriyor. Herhangi bir bilimsel konuyla basit bir internet taraması yaptığınızda karşınıza çıkan haberlerin çoğunun güvenilirliği son derece düşük.
Oysa bilim iletişiminin sadece okurlar ve bilim meraklıları nezdinde değil, bilim insanları için de çok önemli bir işlevi var. Bilim haberciliği, hatta popüler bilim yayıncılığı dendiğinde bilimin farklı alanlarında yaşanan gelişmelerin geniş kitlelere aktarımından söz ediyoruz elbette. Ama bunun yanı sıra, bilim insanları da kendi uzmanlık alanlarında olsun, çalıştıkları niş konulara temas eden, onları ilgilendiren alanlarda olsun, gelişmeleri ilk olarak bilim yayınlarından takip ediyorlar. Dolayısıyla bir bilim gazetecisinin, editörünün, iletişimcisinin belirli bir yeterliliği ve sorumluluğu olması gerekiyor. Bununla beraber, bilim üzerine habercilik yapan gazetecilerin bilimin doğası gereği nesnel hatalar yapma gibi bir lüksleri yok. Uzmanlaşmaya Türkiye medyasında kıymet verilmiyor. Ancak bilim konusunda birikime sahip donanımlı gazeteciler çalıştırmaya özen göstermedikleri müddetçe medyanın “hakikat”, “doğru ve güvenilir habercilik” gibi ifadeleri tasarrufla kullanması daha doğru olur.
Son olarak, bilim haberciliğinin bir diğer özelliği ise bilimsel metottan ayrılamaz oluşu. Bilimsel gelişmelere, buluşlara, ya da kamu sağlığını ilgilendiren konulara dair haber yaparken gazetecilerin hızdan ziyade haberin doğruluğunu gözetmesi gerekiyor. Bunun için, haber doğrulamakta kullanılan tüm kontrol işlemlerinin her bilim haberinde titizlikle yerine getirilmesi şart. Aksi takdirde, haberin bilimle ilişkisi ortadan kalkar.
Bu kılavuzda bilimsel iletişimin ne olduğu, nasıl yapıldığı, gazetecilerin nelere dikkat etmeleri gerektiği, bağlamın neden önem taşıdığı, verilerin nasıl kullanılması gerektiği gibi konuları işleyeceğiz. Bilim “çok okunur” düşüncesiyle sansasyonel bir dille işlenemeyecek kadar ciddi bir alan. Ama eğer doğru bir şekilde ele alınırsa bir o kadar da ilgi çekici, eğlenceli, ufuk açıcı ve büyüleyici. Kim bilir, belki yarının bilim insanları ve kâşifleri sizin haberlerinizle bilime merak duyacak. Sırf bunun için bile bilim gazetecisi olmaya değer, değil mi?
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
6
794
0
0
KURSA AİT KONULAR
Ekoloji Haberciliği
NUR BANU KOCAASLAN, SEÇİL TÜRKKAN
Neden çevre gazeteciliği değil ya da neden ekoloji gazeteciliği?
Aslında bu retorik bir soru, yanıtında da pek öyle çetrefil yok.
Anlatalım: Çünkü çevre gazeteciliği merkezinde sadece insanı tutuyor, nedenlere dair soru sormaktan uzak duruyor. Haber merkezlerinin “yumuşak” haber statüsünde bırakılıyor. Ekoloji gazeteciliği ise, insan ve ekosistemin tümünü bir arada değerlendirmeye davet ediyor. Bu yüzden çevre ve ekoloji gazeteciliği birbirinden temelinde ayrılıyor. “Neden?” sorusunu sormaya devam etmek, bizi gerçek yanıtları bulmaya götürüyor. Neden sorusu yeterince sorulursa eğer, biz gazetecilere ihtiyaç bile kalmayabilir. Ama konumuz bu değil.
Bir göl için “Balıklar susuz kaldı” başlıklı haberi yazmak, ama balıkların neden susuz kaldığını anlatmamak ya da göldeki toplu balık ölümlerinin haberini ölmüş balıklar fotoğrafını göstererek duyurmak ancak ölümlerin nedenine dair herhangi bir fikir sunmamak çevre ve ekoloji gazeteciliğinin ayrıldığı yerleri anlamaya yarayabilir örnekler.
Türkiye’de “büyüme” uğruna kırda orman, tarım arazileri ve meraların, kentte de kamuya açık park ve benzeri sahaların tahrip edilmesi, bunlara karşı köyler ve şehirlerde büyüyerek Gezi’de kitlesel boyutlara ulaşan muhalefet, Türkiye’nin ekoloji gazeteciliğine neden ihtiyaç duyduğunu ortaya serdi. Bir yapımı ya da yıkımı anlatabilmek, sebeplerini de anlamayı gerektiriyor.
Geçmiş yıllarda gündemimizde yer kaplamayan ama gün geçtikçe etkilerini artarak hissedeceğimiz küresel iklim krizi ile birlikte, neden sorusuna bugün daha çok ihtiyacımız var. Önemli olan yaşadığımız yerde gözlemlediklerimizi küresel olanla da birleştirebilmek ve böylece bağlantıları ortaya çıkarmak ya da gözükmeyen bağlantıları göstermek: Neden kuraklık var? Hava neden kirli? Bu bina neden buraya dikildi? Neden çevre değil de, ekoloji gazeteciliği?
Ekoloji gazeteciliği bir anlamda olup bitene adıyla seslenmek demek. Şapkadan tavşan çıkarmayacağız ama tavşanın yaşam alanından nasıl kovulduğunu anlatmaya dair konuşacağız.
Bu durumda “neden?” diye sormaya neden ihtiyacımız var sizce? Daha çok soru sorabilmek için.
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
6
794
0
0
KURSA AİT KONULAR
İnsan Hakları Haberciliği
AYÇA SÖYLEMEZ
“Herkes, ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir akide, milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin işbu Beyannamede ilan olunan tekmil haklardan ve bütün hürriyetlerden istifade edebilir.” (İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi, 2. Madde)
İnsan hakları kavramı dünya tarihinde çok yeni. Bugünkü haliyle ancak İkinci Dünya Savaşı sonrası yaygın şekilde literatüre giren kavramın benimsenmesi ve gereklerinin yerine getirilmesi için ise halen mücadele sürüyor. İnsan hakları kavramının referans alındığı Evrensel Beyanname, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda 10 Aralık 1948’de kabul edildi. Türkiye de 6 Nisan 1949’da beyannameyi kabul eden ülkeler arasına katıldı. O dönemden bu yana da kavramda ve anlaşılmasında pek çok değişiklik oldu. Değişmeyen temel haklardan ikisi, ifade özgürlüğü ve bağlantılı olarak iletişim ve haber edinme hakkı her zaman insanlığın en büyük iki ihtiyacı ve hakkı olarak yerini korudu.
Habercilikte insan haklarını gözeten yaklaşım ise daha yeni ve halen gelişme aşamasında. Gazetecinin de değişen dünyayla birlikte adapte olduğu bu kavram Beyanname ile de paralel ama onu aşan, kendi kavramlarını oluşturan bir nitelikte. Yaşarken olduğu gibi yazarken de insan haklarını gözeten bir çerçeveden, o bakışla habere yaklaşmak da hak haberciliğinin temel kuralı.
Büyük bir sorumluluk gerektiren gazetecilikte hak odaklı bir yaklaşım, en az işin kendi kuralları kadar önem taşıyor ve gazeteciliği nasıl yapacağımızı, nerede duracağımızı, “tarafımızı” belirliyor. Haberin ilk kelimesinden itibaren hak odaklı bir yaklaşımı benimsemek, en az kamuoyuna verdiğimiz haberin içeriği kadar önemli.
Gazetecinin sadece bilgi vermek değil, insanlığa sorumluluğunu yerine getirmesi için, insan hakları odaklı bir habercilik olmazsa olmaz…
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
7
794
0
0
KURSA AİT KONULAR
İklim Krizi Haberciliği
ELİF ÜNAL
İklim krizi, bütün gezegenin karşı karşıya kaldığı bir gerçeklik. İnsan kaynaklı iklim değişikliğinin sonuçlarını göz ardı ederek gazetecilik yapmak artık imkânsız. Öyle ki iklim krizi aciliyeti sebebiyle haberciliğin konusu olmaktan çıkıp, gazeteciliği biçimlendiren bir ana unsur hâline geldi. Odağına iklim krizini alan gazeteciler habercilik ilkelerini ve çalışma amaçlarını, bu krizi daha iyi anlatmak ve kamuoyunu harekete geçirmek gibi önceliklerle yeniden tanımlıyorlar.
Bu modül, iklim krizi haberciliğinin temel unsurlarını ele alıyor. Haber yaparken nelere dikkat etmek ve nelerden kaçınmak gerektiğini, hangi kaynaklara güvenilebileceğini ve güncel konuların nasıl bir yaklaşımla işlenebileceğini burada okuyabileceksiniz. İklim krizinin gündemden hiç düşmemesi arzusuyla yetişen yepyeni bir kuşağın karşısında, gezegenin geleceğini dert edinen gazetecilerin artması umudunu taşıyoruz.
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
7
794
0
0
KURSA AİT KONULAR
İddia Kontrolü
KORAY KAPLICA
Sosyal medyadan önce internette yalnızca var olan bilgiyi tüketen kullanıcılar, artık bilgi üreten ve dolaşıma sokan birer aktör konumuna geldi. Bilgi üretici sayısında ve sosyal medya araçlarının kullanımındaki yayılma hızında yaşanan ciddi artış, siyaset alanını da dönüştürme potansiyeline sahip. Vatandaşlar artık seçimlerde oy verme dışında da çeşitli kanallardan siyasi tartışma alanına dahil oluyorlar. Paylaştıkları bir ‘hashtag’ (etiket) veya gönderiyle siyaset alanına dair bir tercihi ifade ediyor ve siyasi iklimin belirleyicilerinden biri konumuna yükseliyorlar. Bu tercihleri etkileyen en önemli faktörlerden birisi de kamuoyunda gündemi oluşturan siyasi aktörlerin açıklamaları.
Seçmenlerin sağlıklı siyasi tercihlerde bulunması için yaşadıkları koşullarla ilgili doğru bilgilerle desteklenmiş analiz ve göstergelere ihtiyacı vardır. Buna karşılık, siyasi aktörler stratejilerini olguları sunmaktan çok seçmen algısını yönetmek üzerine kurarlar. Benimsedikleri dünya görüşleri, ideolojileri ya da sahip oldukları çıkarlardan doğan motivasyonlarla geçerli olguları doğrudan seçmenlere aktardıkları gibi, bu olguları eğip bükebilir veya tamamıyla yanlış aktarabilirler. Siyasi aktörler ve seçmenler arasındaki bu çetrefilli ilişki çoğu zaman siyasi sorumluluk ilkesine aykırı sonuçlar doğurur. Siyasi aktörlerin kamuya doğru bilgi sunma görevi olarak özetleyebileceğimiz siyasi sorumluluk ilkesini savunabilecek yegâne kurum ise seçmenler ve siyasi aktörler arasındaki bilgi akışına aracılık eden medya. Her ne kadar sosyal medya platformlarının yaygınlaşmasıyla birlikte siyasi aktörler ile seçmenler arasında doğrudan bir iletişim kanalı açılmış olsa da, medya bu ilişkide hâlâ önemli bir rol oynuyor. Ayrıca, 2008’den bu yana giderek kendinden söz ettiren doğruluk kontrolü (fact-checking) geleneksel medya kurumların dışında bu rolü kurumsallaştıran bir akım başlattı.
Bu eğitim modülü iddia kontrolüne odaklanıyor. İddia kontrolü, siyasi aktörlerin açıklamalarının içerdiği iddiaları güvenilir kaynaklar üzerinden değerlendirerek doğrulanması anlamına geliyor. Modülde siyasi aktörlerin açıklamalarındaki genel örüntüler kısaca ele alındıktan sonra açıklamalarında yer verdikleri iddialara nasıl yaklaşılması gerektiği örneklerle anlatılacaktır. Modülün ikinci kısmında ise iddia kontrolü sürecinin aşamaları yine çok sayıda örnekle ve araştırma sürecinde kullanılabilecek araçlar eşliğinde tanıtılacaktır.
Bu modül UNESCO’nun Güney Doğu Avrupa ve Türkiye’de Medyaya Güveni Güçlendirmek (Building Trust in Media in South East Europe and Turkey – Phase 2) çalışması kapsamında gerçekleştirilen Hakikat Zamanı! projesi kapsamında hazırlanmıştır.
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
7
794
0
0
KURSA AİT KONULAR
Sağlık Haberciliği
ÖYKÜM HUMA KESKİN
Herkesin bildiği “sağlığın şakası olmaz” diye yaygın bir deyim vardır. 2019’un son haftalarından itibaren tüm dünyaya yayılan Covid-19 ise sağlık haberciliğinin şakası olmadığını bize gösterdi. Haberciliğin her alanında belirli ölçüde tolere edilebilir eksik, spekülatif ve yanıltıcı bilgilerin, sansasyonel haberlerin ya da bağlamından koparılmış iddiaların söz konusu sağlık olduğunda bir toplumu oluşturan bütün bireylerin gündelik yaşantısına nasıl etki edebildiğine pandemi boyunca tanık olduk. Bu da gazetecilerin sorumluluğunu ve yaptıkları her haberin hesap verilebilir nitelikte olmasının önemini kat be kat artırıyor.
Kamu sağlığı bakımından nitelikli habercilik ne bir seçenek ne de bir lüks. Bir zorunluluk. Haberi yapan gazeteci her kim olursa olsun, sağlıkla ilgili bir haber hazırlarken alıştığı çalışma pratiklerini yeniden değerlendirmeli. Eğer konumundan beklenen başka bir mecrada çıkan bir haberin aynısını incelemeden, sorgulamadan olabildiğince hızlı paylaşmak ise daha temkinli davranabilmeli. Sağlık haberciliğinin ilkelerini benimseyerek önündeki içeriği tekrardan süzgeçten geçirebilmeli. Burada gazeteciler kadar, haber merkezlerine ve yayın yönetmenlerine de büyük rol düşüyor: Bir haberin daha fazla tıklanması için uygulanması teşvik edilen bütün yöntemler sağlık haberciliğinin ilkeleriyle birebir çelişiyor. Sağlık haberleri ele alınırken, hele hele Covid-19 gibi gündemin ilk sırasına oturan salgınlar söz konusu olduğunda, nitelikli habercilikten taviz vermemek en başta onların sorumluluğu.
Bu eğitim modülü sağlık alanında haber hazırlarken bir izlek oluşturması için tasarlandı. Sağlıkla ilgili doğru bilgilere ulaşmanın, bilgileri hiyerarşize etmenin ve herhangi bir çıkar çatışmasına sebebiyet vermeden ele alabilmenin püf noktalarını okuyacaksınız. Sağlığa dair birçok haberde sistematik olarak yapılan birtakım hatalardan kaçınmak aslında son derece basit. İddiaları haberleştirmeden teyitlemek, bilgileri sınıflandırmak, tarafsız görüşlere başvurmak ve haberleri olabildiğince soğukkanlı bir üslupla, açıklayıcı bir biçimde kaleme almak gibi yöntemlerin benimsenmesi halinde hata payını azaltmak işten bile değil. Bilgi kirliliği bazı durumlarda sorunun kaynağı haline gelebiliyor. Oysa insan sağlığını tehdit eden hastalıklara karşı gazeteciler işlerini sorumluluk bilinciyle yaptıkları vakit, çözümün parçası olabilirler. Bu açıdan bakıldığında, gazeteciler kamu sağlığı alanında çok ama çok önemli birer aktör.
Eğitim modülünün hazırlığında Dr. Eray Öntaş’ın bilgi ve önerilerinden yararlanılmıştır.
Bu modül UNESCO’nun Güney Doğu Avrupa ve Türkiye’de Medyaya Güveni Güçlendirmek (Building Trust in Media in South East Europe and Turkey – Phase 2) çalışması kapsamında gerçekleştirilen Hakikat Zamanı! projesi kapsamında hazırlanmıştır.
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
7
794
0
0
KURSA AİT KONULAR
Veri Gazeteciliği ile Veri Doğrulama Yöntemleri
PINAR DAĞ
Son 20 yılda mevcut veri miktarı benzeri görülmemiş oranda arttı. 2025’te elimizde 175 zettabyte veri olacak. Sadece Google, Facebook, Microsoft ve Amazon günde en az 1.200 petabayt veri depoluyor.
Araştırmada, iletişimde, analizde hiç olmadığı kadar nicel, nitel ve kategorik veri kullanmaya başladık. Ancak veri odaklı çalışanlar, iyi veriye ulaşmanın hâlâ veri dünyası için yaygın bir sorun olduğu görüşünde.
Yanlış veri, kirli veri, sahte veri, dağınık veri, açık olmayan veri, hijyenik olmayan veri ve daha nice kavram üzerinden yapılandırılmış, yani analize hazır veriye erişim her alanda hâlâ önemli bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Sorunun çözümü için ise veri okuryazarlığının artmasına işaret ediliyor.
Toplanan, temizlenen, doğrulanan, analiz edilen, görselleştirilip bir şey söylemesi istenen verinin en temelde doğru olup olmadığını anlamaya ihtiyacımız var. Bu yöntemleri belirli aşamalarda öğrenmemiz gerekmekte. Veri ile çalışan gazeteciler için ise bu kaçınılmaz bir durum. Veri gazeteciliğine ağırlık veren haber merkezlerinin, veri toplarken ya da oluştururken veri yönetimini daha fazla öncelediklerini görebiliyoruz.
2000’li yılların başında sızıntıların haberde kullanımıyla ortaya çıkan Veri Gazeteciliği, son beş yılda hiçbir dönemde olmadığı kadar anaakım medyada yer almaya başladı. Veri gazeteciliği yapan Infotimes, Indiaspend, Caixin, SRF Data, Fivethirtyeight, Buzzfeed data, Propublica, Guardian Data Blog, New York Times Upshot, Wall Street Journal data, AJ Labs , La Nación Data gibi haber merkezleri / siteleri çevrili olduğumuz dünyayı anlatmak için son derece etkileyici içerikler üretiyor. Hatta 900’den fazla gazeteci ile derinlemesine gerçekleştirilen PolicyViz ve Google News Lab ‘in Veri Gazeteciliği Araştırması, özellikle kategorik veri kullanımının haber üretiminde etkili olduğunu ortaya oyuyor. Gazetecilerin yüzde 42’si haberde veriyi kullanıyor. Amerika ve Avrupa merkezli haber kuruluşlarının yüzde 51’i artık veri gazetecisi ile çalışma kararı almış durumda.
Sadece dijital platformlar üzerinde yayıncılık yapılan kuruluşların ise yüzde 60’ı veri gazetecileriyle çalışıyor. Medya kuruluşlarının yüzde 53’ü ise veriyi doğrulama, temizleme ve analiz etme sürecinin, özellikle de bu alanla ilgili beceri geliştirmek için düzenlenen eğitimlerin gazeteciler için uygulamasının kolay olmadığını söylüyor. Ancak haber tüketim alışkanlığı değişse de, nihayetinde basılı ve dijital medyaya duyulmak istenen güven ve doğru bilgi aktarma talebi her zaman yerini koruyor.
Verinin artması ve aynı hızla dijitalleşmesi haber merkezleri için de önemli hale gelmeye başladı. Hükümetlere ait kamuoyuna sızan Wikileaks, Panama Belgeleri, Paradise Belgeleri, HSBC Belgeleri, Swiss Leaks, FinCen Belgeleri ve her gün yenisi eklenen sızıntı verilerinin haber merkezlerince doğrulanması ve içinden kamu yararı olanı ayıklamak özel beceriler gerektiriyor. Nihayetinde veri, sorulara yanıt bulmamızda bize sadece yardımcı da olmakla kalmaz, hedeflenenin neden gerçekleşmediğine yönelik eksikleri görmeyi, boşlukları doldurmayı da sağlar. Veri gazetecileri, topladıkları verileri kullanarak konuya yönelik daha etkin bir çalışma yürütülmesi sayesinde karar alma mekanizmalarını harekete geçirirler. Böylece, politika yapıcıların vatandaşları için daha iyi kararlar almalarının yolunu açarlar.
Nitekim veri kullanımı haberin doğasını değiştirmedi. Bilakis, habere olan güvenin tazelenmesinde önemli bir rol üstlendi. Veri gazeteciliği de bu sebeple yanlış bilgiye karşı direnç geliştirmede önemli bir gazetecilik yöntemi oldu. Bu bağlamda gazetecilik için veriyi kullanmak, yeni bir keşif olmasa bile günümüzde gerçek olanı kovalamada yaşamsal bir rol üstleniyor. Bu sebeple, bu eğitim sizlere yeni bir keşif sunmasa bile yeni çalışma biçimlerinin ne olduğuna dair bir ipucu sunmakta. Bu noktada 10 bölümden oluşan Veri Gazeteciliği ile Veri Doğrulama Yöntemleri Dersi gazetecilere veri ile en doğru şekilde ve en kolay yöntemlerle nasıl çalışabileceklerini araçlar, örnekler ve pratik tavsiyeler ile öğretmeyi hedeflemektedir.
Bu modül UNESCO’nun Güney Doğu Avrupa ve Türkiye’de Medyaya Güveni Güçlendirmek (Building Trust in Media in South East Europe and Turkey – Phase 2) çalışması kapsamında gerçekleştirilen Hakikat Zamanı! projesi kapsamında hazırlanmıştır.
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
11
794
0
0
KURSA AİT KONULAR
Bilgi Edinme Hakkına Dayalı Gazetecilik
ELİF İNCE
Devleti elinde tuttuğu bilgi ve belgeleri herkesle paylaşmaya zorunlu kılan bilgi edinme hakkı, bu bilgiyi kamusallaştırabilecek oldukları için gazetecileri özellikle ilgilendiriyor. Bilgi edinme başvurusu, kamu çıkarını kollamak adına devlet kurumlarını ve siyasileri gözetleme ve denetleme görevini yürütürken gazetecilerin resmi yolla devlete soru sormasını mümkün kılan önemli bir araç.
Türkiye’de Ekim 2003’te kabul edilen ve 2004’te yürürlüğe giren Bilgi Edinme Hakkı Kanunu’nun ilk maddesinde, amacının “demokratik ve şeffaf yönetimin gereği olan eşitlik, tarafsızlık ve açıklık ilkelerine uygun olarak kişilerin bilgi edinme hakkını kullanmaları…” olduğu belirtiliyor. Bilgi edinme, 2010’da anayasal bir hak olarak da tanındı.
Kanunun uygulamasıyla ilgili birçok sorun olsa da, bilgi edinme başvurusu, basınla iletişimden sorumlu kamu görevlilerinden sorularına çoğunlukla cevap alamayan gazeteciler için işlevsel olabilen bir mekanizma.
Bilgi edinme hakkı kapsamında, bir ihalenin detaylarından bir devlet kurumunun toplantı tutanağına, kamu kurumlarının görevleri gereği ellerinde bulundurmaları gereken her türlü bilgi ve belgeyi talep edebilirsiniz. Kanuna göre başvurunuzun 15 iş günü içinde cevaplanması gerekiyor.
Bu rehberde gerçek başvuru örnekleri üzerinden, bilgi edinme hakkının kapsamı ve sınırları; bilgi edinme başvurusunun nasıl yapılacağı ve başvuruda nelere dikkat edilmesi gerektiği; yanıtsız bırakılan, reddedilen veya eksik cevaplanan başvurular için Bilgi Edinme Değerlendirme Kurulu’na (BEDK) nasıl başvurulacağı anlatıldı.
Başvurusunu yargıya taşımak isteyenlere ilham olabilecek, Türkiye’de gazeteci ve hak savunucularının açtığı bilgi edinme hakkı davalarından olumlu örnekler ile Amerika ve İngiltere’de gazetecilerin kazandığı bazı bilgi edinme hakkı davaları da özetlendi.
Gazeteciler bilgi edinme başvurusu yaparak istedikleri bilgi ve belgeye ulaşırsa zaten haber yapabilir, ancak bir idarenin bilgi edinme başvurusunu reddetmesi de haber içinde kullanılabilir, hatta kendi başına bir haber olabilir. Gazetecilerin bilgi edinme hakkını daha sık kullanmaları bu yolun etkin kılınmasını – dolayısıyla hesap verilebilirliği – sağlayacağı gibi, kamusal veriye dayalı haberciliğin gelişmesine de yardımcı olabilir.
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
5
794
0
0
KURSA AİT KONULAR
Yargı Haberciliği
CANAN COŞKUN
Yargı haberciliği gazeteciliğin en önemli alanlarından bir tanesi. İlk bakışta diğer haberlerden farksız gibi görünseler de adlî haberler muhabirlerin uzmanlaşmasını ve hukuk sisteminin işleyişini iyi bilmelerini gerektiriyor. Ayrıca, soruşturma ve yargılamalar zamana yayılan süreçler olduğundan sürekli takip ve bilgi akışı da yargı haberciliğinin başlıca özelliklerinden. Yargı aynı zamanda temel hak ihlalleri başta olmak üzere yaşanan tüm hukuksuzlukların en berrak şekilde yansıdığı alan. Özellikle de hukuk devletinden uzaklaşıldığı dönemlerde, açılan soruşturmaların ve davaların takibini yapan, iddianameleri ve mahkeme kararlarını ilmek ilmek inceleyebilme becerisine sahip yargı muhabirleri bu hukuksuzlukları kamuoyuna aktarmakta son derece kritik bir rol oynarlar.
Bu modülde yargı haberlerini işlerken karşılaşacağınız hukuki terimlerden, bir duruşmayı izlerken ve haberleştirirken edinmeniz gereken en temel reflekslere kadar çok sayıda pratik bilgi bulabilirsiniz. Unutmayın, yargı haberciliğinde muhabirlerin, gazeteciliğin her alanında olduğu gibi (hatta belki her zamankinden daha da fazla) nesnel olmaya, haberlerini teyit edilmiş bilgilere ve belgelere dayandırmaya özen göstermeleri gerekiyor. Nesnellikten taviz verilmediği zaman bir hukuksuzluk söz konusu olduğunda haberinizin daha da güçlü olduğuna ve ses getirdiğine sizler de tanık olacaksınız.
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
6
794
0
0
KURSA AİT KONULAR
Podcast Nasıl Yapılır?
İLKAN AKGÜL, URAZ KASPAR
Podcast yapmayı arzulayan, aktif olarak podcast yayını hazırlayan ve kendini geliştirmek isteyen ya da podcastle yeni buluşan ve mantığını öğrenmek için bu eğitim modülüne tıklayan herkese merhaba! Aranızda mutlaka Medyapod’u takip edenler ve yeni duyanlar da vardır. Bizler hem bu modülde neler göreceğinizi özetlemek hem de sizlerle yüz yüze tanışmak için kısa giriş videoları hazırladık. Modül içerisinde de yazılanları pekiştirmek amacıyla zaman zaman yine kısa videolarla aralara gireceğiz.
Hazırsanız, yayınımız başlıyor. İleride sizlerin podcastlerinizi dinlemek dileğiyle hepinize şimdiden iyi okumalar!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
10
794
0
0
KURSA AİT KONULAR
Söyleşi Nasıl Yapılır?
HAZAL ÖZVARIŞ
Söyleşi, gazeteciliğin temel araçlarından biri. Birebir söyleşiler yazılı, görsel ve işitsel medyada en çok ilgi gören içeriklerin başında geliyor.
Bu derste adım adım söyleşinin nasıl yapılacağına dair detaylı teknik bilgi ve ipuçlarına yer verilecek. Konu başlıklarımız şunlar:
1) Söyleşi ne demek?
2) Söyleşi alt türleri
3) Söyleşi konusu/konuğu seçmek
4) Araştırma
5) Soru hazırlama
6) Teknik ekipman
7) Yola çıkmadan
8) Söyleşi esnası
9) Söyleşiyi yayına hazırlama
10) Yayın sonrası
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
10
794
0
0
KURSA AİT KONULAR
Ayrımcı Dile Karşı Habercilik
YONCA POYRAZ DOĞAN
Bir etnik gruba, toplumsal sınıfa, inanca, ülkeye, cinsel yönelime, cinsiyete ya da yaş grubuna ait olanların nasıl ele alınacağı her toplumda hem çok tartışılan hem de çok hassas bir konu. Habercilikte ise bu konu daha da önem kazanıyor çünkü medyadaki yaygın dil, baskın olan grup ve kimlikler dışında kalan grup ve kimlikleri ayrımcı bir biçimde tanımlayıp sıfatlandırabiliyor. Hatta ayrımcılık medya yoluyla yayılıp, toplumda meşru hale gelebiliyor.
Ayrımcı dil ve söylem habercilikte sıklıkla karşımıza çıkan ancak gazeteciliğin etik değerlerine aykırı olduğu için kabul edilemez bir durum. Gazetecinin temel görevi gerçeği tam, bağımsız, dengeli ve adaletli bir şekilde yansıtmaktır. Bunu yaparken kişileri veya grupları hedef haline getirmemeli, haberde hiçbir şekilde kışkırtıcı veya ayrımcı dil kullanmamalıdır. Doğrudan haberle ilgili olmadıkça gazeteciler bir kişiyi veya bir grubu dili, inancı, ırkı, toplumsal cinsiyeti, cinsel kimliği veya toplumsal sınıfı ile tanımlamamalıdır.
Medya kuruluşlarının nefret söylemini veya ayrımcı görüntüleri yayınlarken hassas davranmaları gerekir. Olayları ve söylenenleri aktarmak gazetecinin görevidir, ancak bunu yaparken oluşabilecek zararları asgariye indirme seçeneklerini arayıp bulması da görev ve sorumlulukları arasındadır. Bu noktada bazı söylemlerin nasıl nefret içerikli ve ayrımcı oldukları da kamuoyuna anlatılmalı, bağlamdan uzak kışkırtıcı tespitlerden kaçınmalı ve büyük resmi gösterecek bilgiler verilmelidir.
Bu kursta neler öğreneceksiniz?
- Dil, inanç, ırk, etnik köken, cinsiyet, cinsel kimlik, toplumsal sınıf, yaş, engellilik, hastalık, siyasi görüş gibi konuların bazı haberlerde nasıl ayrımcı kavramlarla ele alındığını;
- Ayrımcı dil içeren örnek haberlerin analizini ve neden sorunlu olduğunu;
- Haber dilinde en çok kullanılan, ayrımcılık içeren klişe ve kavramların ayırt edilmesini;
- Ayrımcılık içeren klişe ve kavramlara karşı daha duyarlı olma becerilerini;
- Ayrımcılık içeren klişe ve kavramlar yerine alternatifler arama yollarını;
- Daha bilinçli bir medya okur-yazarı olmayı.
Kursta ele alınan örnek ve analizler Ayrımcı Dile Karşı Habercilik Kılavuzu‘ndan (P24 Medya Kitaplığı, 2. Basım 2016) seçilmiştir.
Çalışma, haberciliğin yalnızca ayrımcılık konusundaki sorunlarına eğildi. İncelenen örnekler, habercilik değerlerinin tümü dikkate alınarak analiz edilmedi. Haberin yapısı, 5N1K kurallarına uyulup uyulmadığı, haber dilinin teknik olarak doğru kurulup kurulmadığı, dengelilik ve adil olma sorumluluklarının haberde yerine getirilip getirilmediği, haberde dilbilgisi kurallarına ne ölçüde uyulduğu gibi habercilik açısından çok önemli meseleler ele alınmadı.
Buna rağmen bazı haberlerde bu bağlamlarda göze çarpan eksiklere dikkat çekildi. Altını çizmek gerekir ki, ayrımcı bir dile ve yaklaşıma sahip olan haberlerin çoğunda, haberciliğin diğer evrensel ilkeleri konusunda da çok ciddi sorunlar bulunuyor.
Bu eğitim modülü Sivil Düşün AB Programı kapsamında Avrupa Birliği desteği ile hazırlanmıştır. Bu modül içeriğinin sorumluluğu tamamıyla P24 Bağımsız Gazetecilik Platformu’na aittir ve AB’nin görüşlerini yansıtmamaktadır.
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
11
794
0
0
KURSA AİT KONULAR
Toplumsal Cinsiyet Odaklı Habercilik
ÇİÇEK TAHAOĞLU
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
6
794
0
0
KURSA AİT KONULAR
İnternetteki Görselleri Teyit Etmek
MEHMET ATAKAN FOÇA
İnternette yayılan yanlış bilgi pek çok farklı formata bürünebilir. Özellikle fotoğraf ve videoların internette diğer içerik türlerine göre daha hızlı yayılması, bu türleri yanlış bilgi üretenler için çekici kılmakta.
Eğitimin kapsamı: Bu eğitim, şüpheli bir fotoğraf ya da görselin üzerindeki ipuçlarını nasıl tespit edebileceğinizi, ipuçlarını farklı araçlar kullanarak nasıl teyit edebileceğinizi, fotoğrafın çekildiği tarih ve yeri bulabilmek için gereken bilgileri nasıl saptayacağınızı ve kullanacağınızı odağına alacak.
Eğitimi kimler almalı: Gazeteciler, gazetecilik öğrencileri, internet kullanıcıları
Egitimin içeriği:
- İpuçlarını yakalayın
- EXIF bilgisini okuyun
- Orijinalini bulun
- Araçlar listesi
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
4
794
0
0
KURSA AİT KONULAR
İnternetteki Yanlış Bilgi Problemini Anlamak
MEHMET ATAKAN FOÇA
Gazeteciliği eğlenceden, propagandadan, kurgudan ve sanattan ayıran şey doğrulamadır.
İnternet, bilgiyi üretme ve bilgiye erişim alışkanlıklarımızı geri dönüşsüz bir şekilde değiştirdi. Bu kadar yaygın ve hızlı bilgi akışı, yanlış bilginin sirkülasyonunu da peşi sıra getirdi. Artık herhangi bir bilgiye ulaşmak çok kolayken, ulaştığımız bilginin güvenilirliğini tespit etmek de bir o kadar zor. Bu duruma bir de tüm dünyada medyaya olan güvendeki azalma ve toplumlardaki kutuplaşma da eklendiğinde, yanlış bilginin üretimi ve yaygınlaştırılması gitgide tehlikeli bir hal almaya başladı.
Bugün sosyal medyayı büyük çoğunlukla haber almak için kullanan Türkiye’deki kullanıcıların yalnızca %40’ı haberlere güvenirken, 18 yaş üstü internet kullanıcılarının %76’sı internetteki yanlış bilgiden endişeli.
İnternetteki yanlış bilgiyle mücadele etmenin en önemli adımlarından biri yanlış bilgi mekanizmasının nasıl işlediğini anlamak. Diğerleri ise, bir bilginin yanlış olsa bile nasıl internette tutunabildiğini, yanlış olduğu ortaya konulsa bile nasıl tekrar tekrar gündeme gelebildiğini anlamak, düşünce hatalarımızın farkında olmak ve inandığımız şeyleri çürüten delillerle karşılaştığımızda fikrimizi değiştirebilme olgunluğuna sahip olmak.
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
4
794
0
0
KURSA AİT KONULAR
Veri Görselleştirmede 4 Yanlış, 1 Doğru
EFE KEREM SÖZERİ
Anlattığın veri, görselleştirebildiğin kadardır.
Doğrusunu ben de tam bilmiyorum, ama belki benim yanlışlarımdan öğrenebilirsiniz:
- 157 bin kelimeyi analiz ederek oluşturduğum bulutlar nasıl kayboldu,
- Yeni bir gözle baktığım harita başka ekranlarda nasıl bozuk çıktı,
- Veri görselleştirme tarihimin ilk infogif’i nasıl çalışmadı,
- Üç buçuk aylık veri seti nasıl hiçbir işe yaramadı…
Hepsi, ve daha fazlası için, okumaya devam edin.
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
4
794
0
0
KURSA AİT KONULAR
İletişim Güvenliğine Giriş
ŞEVKET UYANIK
Hoşgeldiniz!
İletişim, yaşam başladığından itibaren insanlığın temel dürtülerinden biri. İşaretler, mimikler, sesler bu iletişimin unsurlarından bazırları. Öte yandan, iletişim hakkı da ifade özgürlüğünün temellerinden birini oluşturuyor. Anayasa’nın 22. Maddesine göre “Herkes, haberleşme hürriyetine sahiptir. Haberleşmenin gizliliği esastır.”1
Bu derste “iletişim ve internet güvenliği”ne dair temel bilgiler verilecektir. Konu başlıklarımız şöyle:
1) İnternette Mahremiyet: Kişisel Verilerin Korunması
2) Parola Güvenliği ve Yönetimi
3) Phishing Nedir, Nasıl Korunulur?
4) Sosyal Medya Hesaplarının Güvenliği
5) Gizlilik, Anonimlik ve Mesajlaşma
6) Bulut Sistemler ve Dosya Şifreleme
7) E-posta Güvenliği
8) Tarayıcılar ve Eklentiler
9) Akıllı Telefon Güvenliği
10) Gazeteciler için Özgür Dijital Platformlar
İnternetin sosyal ve ekonomik alanla bütünleştiği bu dönemde iletişimin güvenliği ve kişisel mahremiyet daha da önem kazandı. İnternet güvenliği hakkında ilk söylememiz gereken, yüzde yüz güvenliğin sağlanamayacağıdır. Çünkü internette kötü niyetli yazılımlar sürekli geliştiriliyor ve buna karşı önlemler sık sık güncelleniyor. Öğreneceklerimiz sadece bize belli katmanlarda güvenlik sağlayacaktır. Tıpkı evimize bir hırsız girmesi ihtimaline karşı neleri korumamız gerektiğini düşünüyorsak ve onlara karşı önlem alıyorsak, internette de öncelikle “neden, kimden, neleri” korumamız gerektiğine dair bir liste yapmak gerekiyor.
Dijital güvenliğin geleceği hakkında ABD Ulusal Güvenlik Ajansı’nın sistematik izleme ve dinlemelerini ifşa eden Edward Snowden’ın görüşlerini izleyebilirsiniz:
1 Ayrıca TCK’nın “Haberleşmenin Gizliliğini İhlal” başlıklı 132. Maddesi ve “Kişiler Arasındaki Konuşmaların Dinlenmesi ve Kayda Alınması” başlıklı 133. Maddesine de bakabilirsiniz.
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
10
794
0
0
KURSA AİT KONULAR
Gazeteciler için Sosyal Medya ve Teknoloji Araçları
KENAN DURSUN
Günümüzde hayatın her alanında kullanılan sosyal medya, halkın toplumsal ve ekonomik alanda katılımının mümkün olduğunca yüksek bir orana ulaşmasına önem veren katılımcı demokrasi için de aktif bir şekilde kullanılmaya başlandı. Sosyal medya temsili demokrasiden katılımcı demokrasiye geçiş sırasında her geçen gün yeni yollar açıyor. Artan internet kullanımıyla birlikte sosyal medya araçları hayatımızda önemli bir noktaya geldi. Bunun sonucunda günümüzde çok tartışılan dijital katılım kavramı ve kliktivizm yeni katılım mekanizmalarının oluştuğunun göstergesi.
Doğası gereği potansiyel eğilimleri güçlendiren yeni medya, zaman ve mekan sınırlamalarının ortadan kalktığı, iki yönlü ve eş zamanlı bilginin dolaşıma sokulduğu bir sistemdir. Yeni/sosyal medya, katılımcı, şeffaf ve ulaşılabilir bir iletişim sistemidir. Öte yandan bilgi ve internet teknolojileri sürekli gelişirken insanları da değiştirip dönüştürmektedir. İnternet üzerinde insanların günlük iletişim biçimleri yeniden kurgulanırken, daha önce birbirleriyle iletişim kurmamış gruplar da sosyal ağlar üzerinden ilişki kurmaktadır. Sosyal medya platformlarının kullanılmasının ardındaki akıl ve bilinç etkinlik ve görünürlük adına vazgeçilmezdir.
Sosyal ağlarda iletişim stratejileri oluşturmak geleneksel medya ve diğer konvansiyonel iletişim araçlarına oranla daha ekonomiktir. Doğru, özenle ve teknik bilgilerle hazırlanmış, ilgi çekici, farkındalık yaratan projelerle başarıya ulaşmak kaçınılmazdır. Genel anlamıyla sosyal medya yönetimi hatta sadece bir tweet atmak, gayet önemli ve zaman alan bir olaydır. STK’lar da tıpkı özel/kamu kurumları gibi artık iletişim departmanları kuruyor ve bu işe profesyonel yaklaşıyor. Çünkü iletişimin günümüzdeki hali değişti, internetle entegre bir duruma geldi.
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
İçeriği görmek için giriş yapmalısınız!
8
794
0
0
KURSA AİT KONULAR